İslam’da çeşitli gıda yasakları vardır: ölmüş canlıları, kanı, domuz etini ve “Allah adına” kesilmemiş her şeyi tüketmek. Etlerinin “helal” olabilmesi için hayvanların belirlenmiş bir ritüele göre kesilmesi gerekir.

Arap-Müslüman kentleri bağlamında, gıda yasakları en azından Yahudiler ve Müslümanlar arasında bu kadar katı bir şekilde tanımlanmamıştı. Örneğin “Koşer” yiyecekler Müslümanlar için tamamen yasaldı. Gerçekten de popüler bir deyiş şöyle der: “Hıristiyan yatağında uyu ama Yahudi yemeği ye”, çünkü Müslümanlar için Hıristiyan geleneklerine göre kesim helal değildir. Öte yandan, kesim, hayvanın acı çekmeden, katı fiziksel koşullar altında ve öğrenilmiş dini usullere göre öldürülmesini gerektiren Yahudi geleneklerine göre yapıldığında kesilen hayvanın eti yenebilir. Öte yandan tavuk, uzun bir süre boyunca özel günler için ayrılmış lüks bir besindi ve bayram günlerinde menüye dahil edilirdi. Kümes hayvanlarının kullanımı nadirdi ve tavuk sıradan bir yiyecek olmaktan ziyade çorbaların gastronomik seviyesini artıran bir besin takviyesi olarak görülüyordu.

Mohamed Yassine Essid
tarihçi
‘History of Mediterranean Food’ [Akdeniz Yemeklerinin Tarihi]